Yabancı bir turist, Karadeniz illerinden birinde bir şey sormak için Temel'le, Dursun'u durduruyor.
Sorusunu İngilizce soruyor, Temel'le Dursun birbirine bakıyor.
Turist bu kez aynı soruyu Almanca soruyor, olmuyor.
Fransızca soruyor baktı yine olmuyor, çekip gidiyor.
Turist gittikten sonra Dursun, Temel'e "Artık bizim de bir yabancı dil öğrenmemiz lazım" deyince,
Temel "Neye yarayacak ki, bak adam üç dil biliyor yine derdini anlatamıyor" diyor.
Siz istediğiniz kadar, yalın üretim, iş zekası, problem çözme teknikleri, Yönetim sistemleri, FMEA, PPAP, TPM vs. bilin.
Bir üstünüzdeki, patron, genel müdür, üretim müdürü artık her ne ise, bahsettiğiniz konulardan azıcık da olsa anlamıyorsa bildiklerinizin kıymet-i harbiyesi olmayabilir.
Arkanızdan "kafalı çocuk" der, söylediklerinizi yapmanıza şirketi geliştirmenize, daha da kötüsü kendinizi ispat etmenize imkan vermez.
Sözün özü : Yeşeremeyeceğiniz yerde, kök salmayın.
Sorusunu İngilizce soruyor, Temel'le Dursun birbirine bakıyor.
Turist bu kez aynı soruyu Almanca soruyor, olmuyor.
Fransızca soruyor baktı yine olmuyor, çekip gidiyor.
Turist gittikten sonra Dursun, Temel'e "Artık bizim de bir yabancı dil öğrenmemiz lazım" deyince,
Temel "Neye yarayacak ki, bak adam üç dil biliyor yine derdini anlatamıyor" diyor.
Siz istediğiniz kadar, yalın üretim, iş zekası, problem çözme teknikleri, Yönetim sistemleri, FMEA, PPAP, TPM vs. bilin.
Bir üstünüzdeki, patron, genel müdür, üretim müdürü artık her ne ise, bahsettiğiniz konulardan azıcık da olsa anlamıyorsa bildiklerinizin kıymet-i harbiyesi olmayabilir.
Arkanızdan "kafalı çocuk" der, söylediklerinizi yapmanıza şirketi geliştirmenize, daha da kötüsü kendinizi ispat etmenize imkan vermez.
Sözün özü : Yeşeremeyeceğiniz yerde, kök salmayın.