Learnforbusiness'da yayınlamak için Profesyonel Sunum Teknikleri eğitimi hazırlıyordum.
Metinleri yazarken, ilk sunumu ne zaman yaptım diye düşündüm.
1988 yılında yapmıştım. Tahmin edeceğiniz üzere bitirme tezi sunumuydu.
Bitirme tezim N Tezgahlı Atölye Modelinde Simülasyondu.
Bir tezgahta veya makinede işlenen ürün bir sonraki makineye geçiyor, oradan işlenip bir sonrakine gidiyor...
Sonuç olarak N tezgahlı bir fabrikada ne kadar sürede bitmiş ürün çıkar konusundaki çalışmaydı. Bu çalışma haliyle yazılım odaklı bir çalışmaydı ve bu simülasyon için yazılım yapmıştım.
İşin sunum kısmına geçtiğimizde makinalardaki ürün durumlarını, ürünlerin işlenme sürelerini, herhangi bir zamandaki üretilen ürün sayısını vs. grafikle ekranda gösteriyordum.
O zamanlarda bırak powerpointi windows da yoktu.
DOS ortamında çalışan bir yazılım.
Ancak zamanlamaları öyle bir ayarlamıştım ve buna bağlı olarak anlatacaklarımı öyle bir prova yapmıştım ki, mükemmel bir eş zamanlılıkla (senkronizasyon) sunumu bitirmiştim.
Sunum sonunda soruları almak istediğimde ilk soru;
- Bizim bilgisayarlar böyle grafikler çizebiliyor muydu oldu. (Karakterlerle değil çizgilerle çizilen grafikler)
Sunumlarda can alıcı nokta insanların ilgisini çekmek, sizi dinlemelerini ve konuyu anlamaları sağlamak ve insanları amacınıza ulaşmanıza destek vermeleri için ikna etmektir.
Metinleri yazarken, ilk sunumu ne zaman yaptım diye düşündüm.
1988 yılında yapmıştım. Tahmin edeceğiniz üzere bitirme tezi sunumuydu.
Bitirme tezim N Tezgahlı Atölye Modelinde Simülasyondu.
Bir tezgahta veya makinede işlenen ürün bir sonraki makineye geçiyor, oradan işlenip bir sonrakine gidiyor...
Sonuç olarak N tezgahlı bir fabrikada ne kadar sürede bitmiş ürün çıkar konusundaki çalışmaydı. Bu çalışma haliyle yazılım odaklı bir çalışmaydı ve bu simülasyon için yazılım yapmıştım.
İşin sunum kısmına geçtiğimizde makinalardaki ürün durumlarını, ürünlerin işlenme sürelerini, herhangi bir zamandaki üretilen ürün sayısını vs. grafikle ekranda gösteriyordum.
O zamanlarda bırak powerpointi windows da yoktu.
DOS ortamında çalışan bir yazılım.
Ancak zamanlamaları öyle bir ayarlamıştım ve buna bağlı olarak anlatacaklarımı öyle bir prova yapmıştım ki, mükemmel bir eş zamanlılıkla (senkronizasyon) sunumu bitirmiştim.
Sunum sonunda soruları almak istediğimde ilk soru;
- Bizim bilgisayarlar böyle grafikler çizebiliyor muydu oldu. (Karakterlerle değil çizgilerle çizilen grafikler)
Sunumlarda can alıcı nokta insanların ilgisini çekmek, sizi dinlemelerini ve konuyu anlamaları sağlamak ve insanları amacınıza ulaşmanıza destek vermeleri için ikna etmektir.